Din görevlilerinin caminin elektriğini ödemek, cemaati kışın ısıtmak, yazın serin bir şekilde ibadet etmelerini sağlamak gibi bir görevi olmadığını hatırlatan Topal, “Buna rağmen vatandaşların uygun ortamlarda ibadet edebilmesi için elinden geleni yapan din görevlilerimiz maalesef hem elektrik şirketleri tarafından borcun muhatabı olarak görülüyor, vatandaşlar tarafından da sürekli para toplamak zorunda kaldığı için rencide ediliyor. Din görevlilerimiz bir an önce bu çileden kurtarılmalıdır. Diyanet-Sen’in 2011’de gerçekleşen ilk toplu sözleşmeye taşıdığı maddeler arasında yer alan cami elektrik giderlerinin genel bütçeden karşılanması maddemiz ile cami aydınlatma giderleri genel bütçeden karşılanmaya başlanmış ve sorun kısmı olarak çözülebilmiştir. Sorunun asıl çözümü ise camilerimizin aydınlatma, ısıtma ve soğutma giderlerinin genel bütçeden karşılanması ile mümkündür. Geçtiğimiz Kasım ayında gerçekleşen Kamu Personeli Danışma Kurulu’nda da gündeme getirdiğimiz bu sorunun bir an önce çözüme kavuşturulmasını istiyoruz.” Diye konuştu.

Zaman zaman bazı camilerin ödenemeyen elektrik faturaları nedeniyle elektriğinin kesildiğini belirten Topal, “Kamu hizmeti veren camilerimizin ısınma ve soğutma giderleri genel bütçeden ayrılacak bir ödenek ile karşılanmalı; camilerimizi, din görevlilerimizi ve ibadet için camiye gelen cemaati rahatlatacak adımlar bir an önce atılmalıdır.” İfadelerine yer verdi.